Bazılarının vicdanı yok. Sırf kendi çıkarları uğruna, neredeyse bir ömür geçirdiğim, hepinizin yakından tanıdığı; tutarlı, saygılı, hassas Mehmet’i, son derece çirkin bir yalanla, konumlandığı siyasi mücadelesi üzerinden vurmaya çalışıyorlar. Oysa çok nazik bir üslupla açıklamaya çalıştım. ‘30 yıla yakın zamandır sevdiğim adamın; değil ‘psikolojik şiddet’, her daim yanımda olan, destekleyen kişiliği, bu türden iftiralara malzeme olmayı asla hak etmez’ dedim. Boşanma sürecini de; başta oğlumuz, sevdiklerimiz ve sevenlerimiz için ilave duygusal yüklere dönüştürmemek adına böyle tarif ettim. Zaman içinde gelinen aşamada, boşanmayı talep eden Mehmet oldu. Dava sürecini benim başlatmamın da daha seviyeli bir yaklaşım olacağına karar verdik. 29 Mayıs boşanma tarihimiz dışındaki bu yalan iddialar alenen kötü niyet barındırmakta, amaçlı yapılmaktadır. Daha önce de paylaştığım üzere; zamanla her ilişkinin yaşadığı/yaşayabileceği bir yorgunluktan geçiyor olmak; birbirimize olan sevgimizi, saygımızı, ailemizin durduğu yeri değiştirmeyecek! Sevgiyle, sükunetle…”