Yeniden Refah Partisi Onikişubat Belediye Başkan adayı Dr. Fatih Mehmet Ceyhan; “Biz makam ve rakam belediyeciliği için, rant belediyeciliği için gelmiyoruz. Biz köylümüze, hemşerimize, vatanımıza, milletimize hizmet için geliyoruz. O makam kapısını söküp kaldıracağız” dedi.
31 Mart yerel seçimlerine sayılı günler kaldı. Adaylar, seçim yarışında ayak basmadık yer bırakmayana dek saha ziyaretlerini sürdürmeye devam ederken, çalışmalarına da ağırlık veriyor. Bu kapsamda Kahramanmaraş’ta da belediye başkan adayları vatandaşlarla sık sık bir araya gelirken, özellikle batı mahallelerinde çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmamayı kendine sorumluluk edinen Yeniden Refah Partisi Onikişubat Belediye Başkan adayı Dr. Fatih Mehmet Ceyhan, son olarak Yeniyapan ve Köseli Mahallelerine çıkarma yaptı. Her iki mahallede de sevgi seli oluşturan vatandaşlar Ceyhan’la bir araya gelerek, mahallelerine dair problemleri masaya yatırdılar. Ceyhan ise, problemleri yakından dinlemek ve projelerini aktarmak amacıyla gerçekleştirdiği ziyaretlerde özellikle batı yakasının artık üvey evlat muamelesi görmekten çıkacağını belirtti. Ziyaretleri sırasında Ceyhan’a, Yeniden Refah Partisi Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkan adayı Muhammed Aydoğar’da eşlik etti.
BİZ DAHA İYİSİNİ YAPACAĞIZ
Mevcut belediye yönetimlerinin, batı mahallelerinin oyunu çantada keklik olarak gördüğünü belirten Yeniden Refah Partisi Onikişubat Belediye Başkan adayı Dr. Fatih Mehmet Ceyhan, şu sözleri kaydetti; “Vatandaşımızın karşısında sağ taraftan bir alternatif parti olarak biz varız. Bu seçimden çıkacak sonuçlar, Türkiye’mizin ve şehrimizin geleceğiyle ilgili bize yol haritası gösterecek. Rabbim inşallah bu millete en güzelini her zaman nasip etsin. Bu yola çıkan Yeniden Refah Partisi kadrolarına da bu kutsal görevleri, bu makamları rabbim sizlerin oylarıyla nasip etsin inşallah. 10 yıldır bu şehri yönettiler. Mutlaka onlar da memleketimizin insanı, onlar da bizim hısım akrabamız. Bu toprağın, bu şehrin çocukları.
Yaptıkları iyi şeyler için biz hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Çünkü bizim davamız kişilerle değil, bu bayrağı daha iyi yerlere nasıl götürürüz davası. Biz, vatan ve millet için taş üstüne taş koyana her zaman teşekkür ederiz. Ama, Yeniden Refah kadroları olarak inançlı, azimli, genç ve dinamik bir şekilde şehrimizi daha iyi yere taşıyacağız, biz daha iyisini yapacağız. Özgüvenimiz, inancımız, duruşumuz ve karakterimiz var. Onun için karşınızdayız ve 31 Mart’ta sizlerin oyunu istiyoruz.
VATANDAŞIN AYAĞINA GELENE, DERDİNİ DİNLEYENE OY VERELİM
10 yıl gibi bir süreçte hala bu mahallelerde kanalizasyon problemi varsa, imar problemi varsa, yol problemini konuşuyorsak onları eleştiriyoruz. Ama biraz da kendimizi sorgulamamız lazım. Bütün bu problemlerde bizim de payımız var maalesef. Biz bu arkadaşlara her seferinde oy verdik ve bu arkadaşlar güç zehirlenmesine kapıldılar. Dediler ki ben Köseli’ye ceketimi koysam oyumu alırım, buranın oyu çantada keklik. Biz şimdi 31 Mart’ta bunun kararını vereceğiz. Batı mahalellerinin oyu çantada keklik değil. Kendi özgür iradesiyle, kendi inancıyla, kendi vicdanıyla kararını veren ve istediği yere oyunu veren bir millet olarak 31 Mart’ta doğru kararı vereceğiz. Artık hizmet edene, vatandaşın ayağına gelene, vatandaşla birlikte olana, onun derdini anlayana oy verelim. Bundan sonra batı mahalleleri yalnızca oy için gelinen sonra da unutulan bir bölge olmayacak. Burası artık üvey evlat muamelesinden çıkacak.
BİZİM MAKAMIMIZIN KAPISI OLMAYACAK
Bu kardeşiniz burada olduğu sürece inşallah buranın problemlerini çözeceğiz. Eğer siz bize bu görevi layık görürseniz, Rabb’im de dilerse sizlere söz veriyorum, ben orada sizin gözünüz, kulağınız ve sizin başkanınız olacağım. Kapısı açık bir makamım olacak, bizim makamımızın kapısı olmayacak. Çünkü biz makam ve rakam belediyeciliği için, rant belediyeciliği için gelmiyoruz. Biz köylümüze, hemşerimize, vatanımıza, milletimize hizmet için geliyoruz. O makam kapısını söküp kaldıracağız. Köseli’den belediyeye gelip kapıları kapalı olan, özel kalemi geçemeyen, sekreteri geçemeyen, sonra da zabıtasından veya özel güvenliğinden fırça yiyerek köye dönen hemşehrimizin başkanı olacağım ben. Burada bize oy vermiş, bizi başkan seçmiş birini biz unutmayacağız.
BATI KÖYLERİNİ, BATIKENT HALİNE GETİRECEĞİZ
Biz bu bölgenin sorunlarını biliyoruz. Sizlerin orada gözü, kulağı ve sesi olmak için bulunacağız. Onikişubat ilçesi 500 bin nüfuslu, 292 bin oyu olan, Türkiye’nin 41 ilinden daha büyük bir ilçedir. Belediyecilik yalnızca Binevler, Yamaçtepe, Tekerek ve Kazma’da birkaç tane zenginin villasına hizmet etmek değildir. Artık Onikişubat Belediyesi kendine gerçek şekilde oy veren, kendine sahip çıkan bu batı mahallelerini de sahiplenmelidir. Burayı batı mahalleleri değil, batıkent haline şehrin cazibe merkezi haline getireceğiz.”
SUYUN ÜSTÜNDE YAŞIYORUZ FAKAT SUSUZ BIRAKILIYORUZ
Yeniden Refah Partisi Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkan adayı Muhammed Aydoğar ise şu ifadeleri kullandı; “Bizler suyun üstünde yaşıyoruz fakat susuz bırakılıyoruz. Kahramanmaraş’ımız Türkiye’de yer altı kaynakları anlamında nadir illerden bir tanesi.
Bizler temiz su kaynaklarına Gaziantep’e, Diyarbakır’a, Şanlıurfa’ya, Adana’ya göre daha rahat ulaşabilecek pozisyondayız ama biz suyumuzu Antep’e verip buradaki kardeşimizi susuz bırakıyoruz. Temizlik imandandır diyoruz ama mahalledeki çöplerimizi alamayan bir belediyeye başkanlığı teslim ediyoruz. Bir belediye düşünün zabıtası çalışmayacak, KASKİ’si çalışmayacak. Belediye’de Veteriner İşleri Müdürlüğü var. Hiçbir köye gidip bir tane köylünün hayvanına bakmayan bir müdürlük. O zaman Veteriner İşleri Müdürlüğü neden var?
Belediyede bir ahır var da benim mi haberim yok? Para yemek için Belediyede Veteriner İşleri Müdürlüğü var. Göreve geleceğiz ve diyeceğiz ki; ‘Sen, vatandaşın hayvanına bakmakla yükümlüsün.’ Bütün belediye imkanlarımızı, Kahramanmaraşlı hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız. Demokrasi şenliği içerisinde seçime gidiyoruz. Kahramanmaraş’a kim daha iyi hizmet yapabilir noktasında bir yarış ve rekabet içerisindeyiz. Diğer kardeşlerimizin 22 yıldır yapmış oldukları hizmetler için hepsine teşekkür etmesini biliriz. Ama yapılmayanı yapmak, eksik olanı tamamlamak da bizim boynumuzun borcu.”
